Ömer Günel, DİSK'e karşı çıktı, işçileri tehdit etti
Yazının Giriş Tarihi: 18.10.2024 11:42
Yazının Güncellenme Tarihi: 18.10.2024 11:58
Kuşadası Belediyesi’nde çalışan işçiler, geçtiğimiz Temmuz ayında haklarını daha iyi savunacağına inandıkları ve dünya görüşü olarak da kendilerine yakın buldukları DİSK’e bağlı Genel İş’e geçmek için bir hareket başlattı. Kısa sürede söz sahibi olabilecekleri sayıya ulaşırken, karşılarına CHP’li belediye yönetimi çıktı. Türk İş’e bağlı Belediye İş sendikasının yetkili olarak kalması için işçiler, “DİSK’e üye olanları işten çıkarırız” tehdidinde bulundu.
İşçiler bu durumu sendikanın genel merkezine kadar iletti. DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu ile Genel İş Sendikası Genel Başkanı Remzi Çalışkan 31 Temmuz günü Kuşadası’na geldi. Kuşadası Belediye Başkanı Ömer Günel'i makamında ziyaret etti. Bir CHP’li olarak işçilerin iradesine saygı duymasını, sendika seçimlerine müdahale etmemesini istedi. Ömer Günel, ne bu ziyareti, ne partisinin ilkelerini, ne de işçilerin iradesini umursadı. Görevlendirdiği isimlerle DİSK oluşumunu çökertip, Belediye İş Sendikası’nın temsilcisi Hidayet Yaman’a tam destek verdi.
Kaderin cilvesine bakın ki, o tarihten itibaren de ekonomik sıkıntı çeken Kuşadası Belediyesi çalışanlarına maaş ödeyemez hale geldi. İşçiler haklarını aramak için yaptıkları her hamlede karşılarında Hidayet Yaman’ı buldu. Yaman’da Günel’e tam destek vererek her defasında işçileri oyaladı.
Ta ki bu son olaya kadar. Artık dayanacak güçleri kalmayan, çocuklarının yüzüne bakamayan işçiler, maşlarını bu ay da almayınca isyan etti. Yine devreye Hidayet Yaman girdi. Pazartesi günü işçilerle toplantı yaptı. O toplantıda dile getirilen işçi taleplerini Ömer Günel’e iletti, kendi ifadesiyle “arkadaşlar patlama noktasına geldi” dedi. Ancak, Ömer Günel bu uyarıyı ciddiye almayınca, işçiler ertesi gün iş bırakmaya karar verdi. Bunu haber alan Günel’de, Yaman’ı arayarak, işbaşı yapmayan tüm işçilerin iş akitlerini feshedeceğini işçilere bildirmesini istedi. Sendikacı Yaman, Günel’e “siz işçileri tehdit edemezsiniz, sendika temsilcisi olarak sizi kınıyorum” deme yerine, yaptığı telefon görüşmesini ve Günel'in tehdidini işçilerin yüzüne söyledi. Kısacası, kendisinden bekleneni yaptı.
Toplantının ve Ömer Günel’in işçileri tehdidinin görüntüleri ortaya çıkınca, belediye adına Seyfi Seyhan Süvari bir açıklama yaptı. Açıklamada, CHP’li Ömer Günel’in işçileri tehdit etmesiyle ilgili tek kelime yer almadı. Bırakın özür dilemeyi, “yanlış anlaşılmış” gibi bir ifade bile kullanılmadı. Çünkü inkar ettiklerinde telefon kayıtlarının ortaya çıkacağını biliyorlardı.
Yaşananların tüm sorumluluğunu kendileriyle çalışan, işçilerin değil de onların sözcüsüymüş gibi davranan sendika temsilcisi Yaman’a yüklediler. Kelimenin tam anlamıyla Hidayet Yamanı bozuk para gibi harcadılar. Beş aydır işçileri oyalama başarısının üstüne bir kırmızı çizgi çekip, provakatör ilan ettiler. Oysa işçileri bir iki ay daha oyalayabilseydi, bir sonraki sözleşmede yine birlikte poz vereceklerdi.
Süvari’nin açıklamasında Yaman’a yönelik tek doğru ifade ise “İşçinin bu kadar yanında isen sendika olarak neden bir ay dahi olsa işçine nefes olacak bir dayanışma paketi hazırlayıp sunmuyorsun? Sendika başkanı olarak sen hangi görevini yerine getirdin” cümleleri oldu. Bu ifadelerlede işçilerin “nefessiz” kaldığı itiraf edilmiş oldu.
Bunca tartışma, bunca fırtına, bunca tehdit, açıklama içinde işçiler ise unutuldu. Hala maaşlarını alamadılar, hala çocuklarına harçlık veremiyor, ev kiralarını ödeyemiyor, pazara çıkamıyor, evlerine dolu poşetlerle dönemiyor, hala ne yapacaklarını bilemiyorlar.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
Latif Sansür
Ömer Günel, DİSK'e karşı çıktı, işçileri tehdit etti
Kuşadası Belediyesi’nde çalışan işçiler, geçtiğimiz Temmuz ayında haklarını daha iyi savunacağına inandıkları ve dünya görüşü olarak da kendilerine yakın buldukları DİSK’e bağlı Genel İş’e geçmek için bir hareket başlattı. Kısa sürede söz sahibi olabilecekleri sayıya ulaşırken, karşılarına CHP’li belediye yönetimi çıktı. Türk İş’e bağlı Belediye İş sendikasının yetkili olarak kalması için işçiler, “DİSK’e üye olanları işten çıkarırız” tehdidinde bulundu.
İşçiler bu durumu sendikanın genel merkezine kadar iletti. DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu ile Genel İş Sendikası Genel Başkanı Remzi Çalışkan 31 Temmuz günü Kuşadası’na geldi. Kuşadası Belediye Başkanı Ömer Günel'i makamında ziyaret etti. Bir CHP’li olarak işçilerin iradesine saygı duymasını, sendika seçimlerine müdahale etmemesini istedi. Ömer Günel, ne bu ziyareti, ne partisinin ilkelerini, ne de işçilerin iradesini umursadı. Görevlendirdiği isimlerle DİSK oluşumunu çökertip, Belediye İş Sendikası’nın temsilcisi Hidayet Yaman’a tam destek verdi.
Kaderin cilvesine bakın ki, o tarihten itibaren de ekonomik sıkıntı çeken Kuşadası Belediyesi çalışanlarına maaş ödeyemez hale geldi. İşçiler haklarını aramak için yaptıkları her hamlede karşılarında Hidayet Yaman’ı buldu. Yaman’da Günel’e tam destek vererek her defasında işçileri oyaladı.
Ta ki bu son olaya kadar. Artık dayanacak güçleri kalmayan, çocuklarının yüzüne bakamayan işçiler, maşlarını bu ay da almayınca isyan etti. Yine devreye Hidayet Yaman girdi. Pazartesi günü işçilerle toplantı yaptı. O toplantıda dile getirilen işçi taleplerini Ömer Günel’e iletti, kendi ifadesiyle “arkadaşlar patlama noktasına geldi” dedi. Ancak, Ömer Günel bu uyarıyı ciddiye almayınca, işçiler ertesi gün iş bırakmaya karar verdi. Bunu haber alan Günel’de, Yaman’ı arayarak, işbaşı yapmayan tüm işçilerin iş akitlerini feshedeceğini işçilere bildirmesini istedi. Sendikacı Yaman, Günel’e “siz işçileri tehdit edemezsiniz, sendika temsilcisi olarak sizi kınıyorum” deme yerine, yaptığı telefon görüşmesini ve Günel'in tehdidini işçilerin yüzüne söyledi. Kısacası, kendisinden bekleneni yaptı.
Toplantının ve Ömer Günel’in işçileri tehdidinin görüntüleri ortaya çıkınca, belediye adına Seyfi Seyhan Süvari bir açıklama yaptı. Açıklamada, CHP’li Ömer Günel’in işçileri tehdit etmesiyle ilgili tek kelime yer almadı. Bırakın özür dilemeyi, “yanlış anlaşılmış” gibi bir ifade bile kullanılmadı. Çünkü inkar ettiklerinde telefon kayıtlarının ortaya çıkacağını biliyorlardı.
Yaşananların tüm sorumluluğunu kendileriyle çalışan, işçilerin değil de onların sözcüsüymüş gibi davranan sendika temsilcisi Yaman’a yüklediler. Kelimenin tam anlamıyla Hidayet Yamanı bozuk para gibi harcadılar. Beş aydır işçileri oyalama başarısının üstüne bir kırmızı çizgi çekip, provakatör ilan ettiler. Oysa işçileri bir iki ay daha oyalayabilseydi, bir sonraki sözleşmede yine birlikte poz vereceklerdi.
Süvari’nin açıklamasında Yaman’a yönelik tek doğru ifade ise “İşçinin bu kadar yanında isen sendika olarak neden bir ay dahi olsa işçine nefes olacak bir dayanışma paketi hazırlayıp sunmuyorsun? Sendika başkanı olarak sen hangi görevini yerine getirdin” cümleleri oldu. Bu ifadelerlede işçilerin “nefessiz” kaldığı itiraf edilmiş oldu.
Bunca tartışma, bunca fırtına, bunca tehdit, açıklama içinde işçiler ise unutuldu. Hala maaşlarını alamadılar, hala çocuklarına harçlık veremiyor, ev kiralarını ödeyemiyor, pazara çıkamıyor, evlerine dolu poşetlerle dönemiyor, hala ne yapacaklarını bilemiyorlar.