Turizmde tehlike çanları

Paris saldırısı ile başlayıp, Rus uçağının düşürülmesiyle zirveye çıkan krizin, bu güne kadar yaşanan tüm krizlerden daha farklı olduğu görüşünde birleşen turizmciler, sektöre “panik yapmayalım” çağrısı yaptı.

Haber Giriş Tarihi: 01.01.1970 02:00
Haber Güncellenme Tarihi: 01.01.1970 02:00
adaninsesi.com
 Kuşadası Otelciler Derneğinin Hilton Double Tree’de düzenlediği panelin  konuşmacıları 2016 turizm sezonunun oldukça kötü geçeceğini söyledi. Paris saldırısı ile başlayıp, Rus uçağının düşürülmesiyle zirveye çıkan krizin, bu güne kadar yaşanan tüm krizlerden daha farklı olduğu görüşünde birleşen turizmciler, sektöre “panik yapmayalım” çağrısı yaptı. FTI Grup adına Hicabi Ayhan, ETS Turizm adına Selim Suat Özbek, Corender Travel adına Ufuk Mestanoğulları, Sea Travely adına Anzadeh Rezazdeh Dochi ile Paloma Hotels grubu adına Ece Tonbul konuşmalarında  turizmcileri krize karşı uyardı.

Konuşmacılar,  yurt dışından yaşanan çok ciddi kayıplar, iç pazarda yaşanan yüzde 20’lik gerileme ile asgari ücret, bazı vergi ve girdilerin artmasının sektörü daha da zora sokacağını söyleyerek, krizin etkisinin daha fazla hissedileceğini  vurguladı.

            Toplantının açılışında konuşan Kuşadası Belediye Başkanı Özer Kayalı, sektörü karabulutların sardığı bir ortamın beklediğini söyleyerek “Önümüzde karabulutların sardığı bir turizm sezonu var. Çok ucuz atlatılacak gibi değil. Ülkemizin yurt dışındaki görünümü Irak ve Suriye gibi bir Ortadoğu ülkesi. Ve ne yazık ki gün geçtikçe umut verici bir adım yok, tam tersine içte ve dışta uçurumlar keskinleşiyor. Belediye olarak yapılması gereken her şeye destek vermeye, sektörle birlikte hareket etmeye hazırız”dedi.

                                               Eksileri artıya çevirmeliyiz.

            Paloma Hotels yönetim kurulu üyesi Ece Tonbul” Önümüzdeki sezon Rusya’nın turizm pazarında olmaması Türk turizmini çok etkileyecek. Bu pazarın olmaması ekonomiyi, doluluk oranlarını etkileyecek. Rusya’dan gelmeyecek 3.5 milyon turistin açığını nasıl kapatırız onu araştırmak, Avrupa’nın eksilerini artıya çevirmek gerekir”dedi.

            Tonbul, panelde turizmcilere önemli uyarılarda bulunarak özetle şunları söyledi:“Rezervasyonlar son bir iki haftada iki haneli düşüşlere geçti. Tahminlerimizden çok daha zor bir sezon bekliyor bizi. Buna hazırlanmalıyız.  Kolay bir kriz yönetimi olmayacak.

Üç aşamalı planlar hazırlamalıyız. Kısa, orta, uzun vadeli planlarda bu gün yaşadıklarımızdan ders alarak ilerisi için planlamalıyız. Bu yılı kayıpla da olsa atlatırız, peki ya sonra sorusuna yanıt bulmalıyız. Şubat ayı sonuna kadar geçtiğimiz yıl verilerini yakalayamazsak önümüze çok acımasız son dakika pazarı çıkacak. Tüm bunlara rağmen hiçbir şekilde müşteri memnuniyetinden taviz vermemeliyiz. Herkes turizm elçisine dönüşmeli, daha çok fuara katılmalıyız. Hükümet 14 ülkeden gelecek turistler için destek vermeyi kararlaştırdı, ancak desteğin nasıl uygulanacağı belli değil. Şimdiden Fransa’dan  İzmir’e bazı uçak seferleri iptal edildi. Tüm bunlar yaşanırken, bir de asgari ücretin, bazı vergi ve girdilerin artması krizi daha da belirginleştirecek.”

                        İran pazarı sıkıntılı

            Tatili seven İranlıların lüks ve şaşaa istediğini, bunu bulamadığı yerlere gitmek istemediğini söyleyen Anzadeh Rezazdeh Dochi, İran ambargosunun kalkmasının Türk turizmi açısından olumsuz etki yapacağını savunarak “İran ambargosunun kalkması İran’dan Türkiye’ye gelen turist  sayısını arttırmaz. Tam tersine azaltacak. Lüks ve şaşaa seven İranlı Avrupa’ya gidecek, kurvaziyer turlarına katılacak Türkiye’ye gelmeyecek” dedi.

                        Avrupa pazarı eksilerde

            Geçmiş krizlere göre bu defa çok daha fazla etkilenmenin nedenini, turizm gelirlerinin ekonomi içindeki büyümeye bağlayan Ufuk Mestanoğulları’da konuşmasında özetle şu mesajları verdi, “Önümüzdeki yıl ile ilgili tablo pek parlak değil. Bu gün itibarı ile Hollanda pazarında yüzde 25, Belçika pazarında yüzde 40 eksilerdeyiz. Bu güne kadar çok krizler yaşadık. Ancak hiç birinden bu kadar etkilenmedik. Bu kadar etkilenmemizin nedeni ise turizmin Türk ekonomisi için çok büyük önem taşıması.13 Kasım akşamına kadar Hollanda pazarında artış varken , Paris olayları ile tüm Avrupa’da hızla yayılan İslamofobi nedeniyle hızlı bir düşüşe geçti. En önemli girişimimiz Türkiye’nin kaygı duyulan İslam ülkelerinden olmadığını anlatmak olmalı. Fiyat indirimi tehlikesi var. Fiyatlar kırıldıktan sonra servis ve hizmetlerde daralmaya gidilirse bu krizin etkisi uzun vadeli olur.”

            Hicabi Ayhan’da krizin etkilerinin hızla atlatılması için basın ayağının iyi kullanılması gerektiğini belirterek “Paris olayları ile başlayan düşüş, Rus uçağının düşürülmesiyle zirveye çıktı. Tanıtımda basın ayağının iyi kullanılması gerekiyor. Turizmde artık iller, ilçeler yarışmıyor, destinasyonlar yarışıyor. Tur operatörleri ile otelciler ve diğer turizm aktörleri hep birlikte hareket etmeli”dedi.

                         İç Pazar da sıkıntılı

            Dış pazarda kriz yaşanması dönemlerinde, iç pazarın açığı kapatmaya çalıştığına dikkat çeken  Selim Suat Özbek, bu kez iç pazarın da sıkıntıda olduğunu söyledi. Özbek, “İç pazarın yaralara merhem olmasını dilerdi

m. Ancak iç pazarda da geçtiğimiz yıl rezervasyonlarına göre yüzde 20 gerideyiz. Eski müşterilerimizden erken rezervasyon alışkanlığı olan yüzde 85’i bu yıl erken rezervasyon yapmayacağını söylüyor. Tüm yaşananlara rağmen uygun fiyat, servis ve konseptten geri adım atmamalı. Bu günü değerlendirerek hareket etmemeliyiz. Ocak ayından sonra son dakika rezervasyonlarında bir değişiklik olacağını düşünüyorum”dedi.  

                                   Otelcilere uyarı

            Kuşadası Otelciler Derneği B

aşkanı Tacettin Özden’de Kuşadalı otelcileri uyardı. Özden “Tanıtımda destinasyonu ön plana çıkarılmalıyız. İzmir’e nasıl daha fazla uçak getirmeliyiz buna konsantre olmalıyız. Gelen turisti memnun göndermemiz gerekiyor. Panik yapmamalı. Panik yapıp fiyat kırar, hizmetlerden taviz verirsek bu durum önümüzdeki yıllarda daha büyük kayıplar yaşamamıza neden olacak. Turizmi uzun vadeli düşünmeliyiz” şeklinde konuştu.