Et fiyatlarının 30 liradan başladığı ülkemizde kilosu 6 ile 20 lira arasında satılan sucukların alınmaması için tüketicilerin uyarılması ve ilgili bürokratların etkin mücadele yapması istendi. Kuşadası’nda düzenlenen 1. Et Ürünleri “Sucuk” çalıştayı düzenlemem kurulu başkanı Prof.Dr.Meltem Serdaroğlu, insan sağlığını tehlikeye atan uygulamalarda yaptırımların yetersizliğinden yakındı. Serdaroğlu “ülkemizde et pahalı. Et ile yapılması gereken sucuk kurutulduğu için birde fire veriyor. Fiyatının çok daha yüksek olması gerekiyor. Ancak çok düşük fiyatlar ile satıldığını görüyoruz. Tüketicilerin bu durumu göz önünde bulundurması, bilinçlenmesi gerekiyor. Etin kilosu bu kadar pahalı iken et ürünü olan sucuk nasıl bu kadar ucuz olabiliyor diye sorgulaması gerekiyor” dedi. Serdaroğlu bir sucuğun ucuz satılmasının çeşitli nedenleri olabileceğini belirterek “Ucuz sucuklarda değişik katkı maddeleri, kayıt dışı ve kontrolsüz kesim etleri kullanılıyor. Usülüne göre üretim yapılmıyor. Süt tozu, Soya gibi insan sağlığına zarar vermezse de sucukta kullanılmaması gereken ürünler kullanılıyor. Beyaz et ile karıştırılarak yapılan sucuklarda etikette belirtilenden daha fazla beyaz et kullanılıyor. En önemlisi yaptırımlar yetersiz olduğu için sucukları kasaplar üretiyor” diyerek sucuğun sadece et, yağ,baharat ve katkı maddeleri kullanılarak fermante yöntemiyle üretilebileceğini kaydetti.
Geleneksel Türk Gıda ürünlerinden olan Sucuk üretiminde karşılaşılan sorunlar ile çözüm üretimlerinin ele alındığı Çalıştay Pine Bay Holiday Resort Otelde yapılıyor. Çeşitli Üniversiteler, Sucuk üretim firmaları ile Gıda Mühendisleri Odası yetkililerinin aralarında bulunduğu 170 bilim insanı “Sucuk” konusunu tartışmak üzere toplandı. Ege Üniversitesi Gıda Mühendisliği Bölümü Et Teknolojisi Bilim Dalı Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Meltem Serdaroğlu’nun başkanlık ettiği ve iki gün sürecek olan 1.Sucuk Çalıştayında sucuk üretiminin çeşitli aşamalarında karşılaşılan sorunlar, fermantasyon ve olgunlaşma koşulları, üretimde kullanılan katkı maddeleri, sürdürülen araştırma ve geliştirme çalışmaları, geleneksel ürün kalitesinin korunması ve yasal düzenlemeler ele alınıyor. Çalıştayın ilk gününde konuşmacıların hemen tümü ülkemizde gıda konusunda ilgili kurumlar arasında ciddi bir koordinasyon eksikliği yaşandığını, alt yapı ve denetimlerin yetersizliği konusunu dile getirdi.