15 Yıldır değişmeyen ısrar; Milli Park önüne balık çiftliği

Ülkemizin üç tarafı denizlerle çevrili olmasına rağmen, bir doğa cenneti olan Aydın’daki Dilek Yarımadası ve Büyük Menderes Deltası Milli Parkı’nın önüne 15 yıldır ısrarla balık üretim çiftlikleri kurulmak isteniyor. Ekosistemi Koruma  ve Doğa Sevenler Derneği (EKODOSD) “Dilek Yarımadası ve Büyük Menderes Deltası, iki farklı coğrafik oluşumu içinde barındıran ülkemizdeki tek örnektir” diyerek böylesi bir doğa cennetinin önüne balık çiftliği kurulmamasını istedi.

Haber Giriş Tarihi: 07.03.2022 16:03
Haber Güncellenme Tarihi: 07.03.2022 16:03
adaninsesi.com

Biyolojik çeşitlilik, Bern, Barselona, CİTES, Ramsar Sözleşmeleri ile koruma altına alınan, Doğal ve kültürel kaynak değerleri açısından önemli zenginlikleri barındıran Büyük Menderes Deltası Milli Parkı önüne balık çiftlikleri kurulmak isteniyor. Ülkenin batısında ki en önemli hassas sulak alanları içinde bulunan Büyük Menderes Deltası’nın önüne balık çiftlikleri kurulmaya çalışılmasına EKODOSD ve yöre sakinleri tepki gösterdi.

“DENİZEL EKOSİSTEM ZARAR GÖRECEK”

Dilek Yarımadası Büyük Menderes Deltası Milli Parkı’nın, Delta bölümünde türü dünya ölçeğinde yok olma tehlikesi altında olan bir çok canlı ve bitki olduğuna dikkat çeken Sürücü, “Düşünülen balık üretim çiftlikleri kritik canlı türlerinin bulunduğu Menderes Deltasın etki alanında  ve uluslararası sözleşmelerle koruma altında bulunan hassas ve nadir canlıları tehdit edecektir. Son derece önemli ve hassas olan alanın kirlilik nedeniyle doğal yapısı bozulacak, sualtı ekosistemi zarar görecek, özellikle balık geçişlerini engelleyeceği için, Doğanbey ve Tuzburgazı köylülerinin geleneksel olarak yapmış oldukları lagün balıkçılığına büyük zarar verecektir” diyerek bölgenin aynı zamanda Akdeniz’in ciğerleri olarak bilinen deniz erişteleri denizel ekosistemin balık çiftliklerinde kullanılan yem ve atıklarla yok olacağını savundu.

“İKİ FARKLI COĞRAFİK OLUŞUMU BARINDIRAN TEK ÖRNEK”

Kuşadası, Didim, Bodrum turizminin gelişimini de olumsuz etkileyeceğini belirten Sürücü, “Balık üretim faaliyetleri, geleneksel balıkçılığı, turizmi, tarihi bölgeyi, denizel ekosistemi ve özellikle etki alanında bulunan Büyük Menderes Deltası gibi çok önemli doğa alanlarını olumsuz etkileyeceğinden, talep edilen bölgede değil, doğru alanlarda ve belirli kurallarla yapılmalıdır.Dilek Yarımadası ve Büyük Menderes Deltası, iki farklı coğrafik oluşumu içinde barındıran ülkemizdeki tek örnektir. Doğal ve kültürel kaynak değerleri açısından önemli zenginlikleri olan bir doğa cennetinin önünde balık çiftliklerinin kurulmamasını talep ediyoruz” ifadelerini kullanarak 17 Mart günü bölgede yapılacak bilir kişi keşfinde, ornitolog, arkeolog ve botanikçi gibi uzmanların bulunmasını, heyette bulunan bilim insanlarından bölgenin hassas konumuna dikkat etmeleri çağrısında bulundu.

2007’DE BAKANLIK DA KARŞI ÇIKMIŞTI

Balık çiftliği taleplerinin15 yıldır tekrarlandığını söyleyen EKODOSD Başkanı Bahattin Sürücü, “Çevre ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nün hazırladığı 2007 yılı raporuna göre; Dilek Yarımadası ve Büyük Menderes Delta ekosisteminin bir bütün olarak korunmasına vurgu yapılmıştı. Raporda, küresel ısınma, kuraklık, yanlış hidrobiyolojik planlamalar, kirlilik gibi nedenlerle su kaynaklarımızın, sulak alanlarımızın yavaş yavaş elden çıktığı, içinde bulunduğumuz coğrafya da su kaynakları yönetimine ilişkin tartışmaların uluslararası boyut kazanarak arttığı bir dönemde, yukarıda zikredilen uluslar arası sözleşmeler ve ulusal mevzuatımız gereği, sadece Aydın ilimize değil, tüm Türkiye’ye ait olan ulusal bir değerin elden çıkmasına neden olabilecek balık çiftliklerinin, söz konusu alana taşınması ve/veya kurulması mümkün görülmemektedir” denildiğini hatırlattı.